Ölü Ozanlar Derneği

 

Ergenlik çağındaki birkaç gencin aşırı disiplinli bir yatılı okulda geçen bu hikayesinde, okul ve aileler tarafından üstlerine yüklenen başarılı olma sorumluluğu, ailelerinin onlar için seçtiği geleceği yaşamakla kendi istediklerini yapabilmenin önündeki engeller ve bunlarla başa çıkma yöntemleri anlatılıyor. Okula yeni atanan John KEATING, önlerine yeni bakış açıları sunarak, şiir dünyasına girmelerini, günü en iyi şekilde değerlendirebilmeleri ve Walt WHITMAN'ın dediği gibi hayata "kendi dizeleri ile katılabilmeleri" için farkındalıklarını artırmaya çalışmaktadır.

   
Yönetmen
Hakan ALTINER
 
Yönetmen Yardımcısı
Damla CERCİSOĞLU
 
Dekor ve Kostüm Tasarımı
Tülin PURAL
 
Oyunlaştıran
Gökçe BİÇER
 
Işık Tasarım
Özgür Kaan PURAL
 
Ses Tasarım
Ufuk Serbest
   
 
Grafik / Görsel Tasarım
Barış Çantay

 

Ölü Ozanlar Derneği, N.H. Kleinbaum'un roman olarak yazdığı ve Gökçe BİÇER tarafından tiyatro oyunu haline getirilen bir klasik eserdir. Bu eserde Hakan ALTINER Edebiyat Öğretmeni John KEATING karakterini canlandırıyor.

   
Hakan Altıner (Mr.Keating)
Edebiyat öğretmeni
 
Tayfun Yılmaz (Mr. Nolan)
Okul müdürü
 
Sadi Özen (Mr. Perry)
Neil Perry'nin babası
 
İrem Uğural (Glorya)
Mağaradaki 1. Kız ve bir öğrencinin teyzesi
 
Berkay Şengil (Neil Perry)  
Berkay Şanveren / Enes DANİŞ
(Todd Anderson)
 
Cem Bayurgil (Knox Overstreet)  
Barış Özkoçak / Yaman Sivri (Richard Cameron)  
Metin Hasgül
Uğurcan Güngör ve Onur YALDIZ
(Charlie Dalton)
 

Dilara Ayata (Tina)
Mağaradaki 2. Kız ve Todd'un annesi

 
 

Oyunda kullanılan müzikler :

 

 

 

 

Şiirler

Ve Hala Uyuyoruz

Yarını düşlüyoruz ama yarın gelmek bilmiyor. Bir Zafer Düşlüyoruz Aslında hiç istemedeğimiz Yeni bir gün düşlüyoruz O yeni gün zaten gelmişken Kavgadan kaçıyoruz Durup dövüşmemiz gerekirken Ve hâlâ uyuyoruz Çağırıyı dinliyor ama kulak asmıyoruz Gelecek için umutlanıyoruz, gelecek yanlızca...
Devamını oku

Bazen

BAZEN   Yıldızları süpürürsün, farkında olmadan. Güneş kucağındadır, bilemezsin. Bir çocuk gözlerine bakar, Arkan dönüktür, yüreğinde kuruludur orkestra. Duymazsın koca bir sevdadır yaşamakta olduğun, Anlamazsın, uçar gider,  Koşsan da tutamazsın…   William Shakespeare  
Devamını oku

Şişman Kara Adamlar

Şişman kara adamlar bir şarap mahzeninde Meyhane tanrılarının ayakları durmuyor Sallanıyor, dönüyor, masayı yumrukluyor Boş bir fırçaya vuruyorlar, süpürge sapı ellerinde Olanca güçleriyle  
Devamını oku

Açılış Konuşması - Henry David Thoreau

Ormana gittim, çünkü bilinçli yaşamak istiyordum. Derinlemesine yaşamak ve hayatın iliğini emmek istiyordum. Yaşamdan olmayan her şeyi bozguna uğratmak… Öldüğümde aslında hiç yaşamamış olduğumu fark etmek.  
Devamını oku

Hamlet

Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu! Düşüncemizin katlanması mı güzel  Zalim kaderin yumruklarına, oklarına  Yoksa diretip bela denizlerine karşı  Dur, yeter demesi mi? Ölmek, uyumak sadece! Düşünün ki uyumakla yalnız  Bitebilir bütün acıları yüreğin,  Çektiği bütün...
Devamını oku

66. Sone

66 Sone Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni, Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez. Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini, Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz, Ezilmiş, hor görülmüş el emeği, göz nuru, Ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş, Değil mi ki korkudan...
Devamını oku

Edmond Rostand

Şarkı söylemek, gülmek, dalmak hülyaya, Yapayalnız, ama hür, seyahat etmek aya. Gören gözü, çınlayan sesi olmak ve canı isteyince şapkayı ters giymek, karışanı olmamak. Bir hiç için ya kılıcına veya kalemine sarılmak ve ancak duya duya yazmak, sonra da gayet tevazuyla kendine: Çocuğum! demek,...
Devamını oku